8 Ekim 2012 Pazartesi

Bulyonlu 'etsiz çiğköfte'ye dikkat!

Hazır çiğköfte severleri üzecek bir haber.. Bu aralar bizde bir kaç kez aldık hazır çiğköfte. Hazır gıda tüketmeyi sevmem ama evde çiğköfte yapmak zahmetli iş.. Bir o kadarda zor bizim için.. Ama artık onu da yiyemeyeceğiz bu gidişle..

Zaman Gazetesinin bugünkü haberi:

"Günlük hayatta çok sık tüketilen çiğköftenin sevenleri tedirgin... Zira etsiz olması nedeniyle tercih edilen çiğköftelerde, et aroması kazandırmak amacıyla 'et bulyon' kullanılıyor. Helal sertifikası olmayan bulyonlara ise başta merdivenaltı üretim olmak üzere birçok firma yer veriyor...

Son yıllarda lezzeti ve uygun fiyatıyla büyük rağbet gören çiğköfte, bilmediğimiz riskler de taşıyor. Yıllık 630 milyon liralık ciroyu yakalayan etsiz hazır çiğköftelerin, geleneksel etli çiğköfteye göre en önemli farkı içeriğinde et olmaması. Fakat etsiz çiğköftelere et aroması kazandırmak amacı ile kullanılan bulyonlar, etli olanlara göre insan sağlığı açısından daha zararlı hale gelebiliyor. Bulyonların hammaddesi et ve tavuktan oluşuyor. Bu hayvanların İslamî usullere göre kesilmemiş olması helal lokmayı şüpheli duruma getirirken bulyonda yer alan mono sodyum glutamat (MSG) sağlığa zarar veriyor.

Bulyonlardaki tehlike ise hammadde olan et ürünlerinin kesiminde başlıyor. En'am Suresi 121. ayetindeki, "Allah'ın adı anılarak kesilmeyen hayvanların etlerinden yemeyiniz." hüküm sebebiyle İslami usullere göre kesimi yapılmayan hayvanlardan elde edilen gıda ürünleri tüketilmiyor. Bulyona, başta merdiven altı üretim olmak üzere aralarında büyük firmaların da bulunduğu çiğköfte üreticileri ürünlerinde yer veriyor.

Gıda Mühendisleri Odası Marmara Şube Başkanı Sedat Kuru, bulyonların ette bulunan neredeyse tüm besin ögelerini içerdiğini söylüyor ve ekliyor: "Bu sebeple normalde etsiz çiğköftelerde et olmadığı için üremeyen mikroorganizmalar katılan bulyonlarla üreme alanı buluyor. Bu gelişim de insan sağlığı açısından yüksek risk oluşturuyor." İtina Gıda Tedarikçi Sorumlusu Gıda Mühendisi Enes Külcü de bulyon katılan etsiz çiğköftelerin kategorisinin etli çiğköfte olduğunu ve bunun belirtilmesinin gerektiğini ifade ediyor. İslam hukukçusu Doç. Dr. Abdüsselam Arı "Bir maddenin helal olması için değişim olması lazım. Şarap sirkeye dönüşürse helaldir yani fiziksel değişim helal olması için yeterli değildir. Eğer tavuğun ve etin kesiminde helal olmayacak şekilde bir sakınca varsa böyle bir tavuktan etten yapılan bulyonların yenmesi de caiz olmaz." ifadelerini kullanıyor.

Oses ve Tatlıses Çiğköfte yetkilileri ise ürünlerinde lezzet için 'Helal' sertifikalı et bulyon kullandıklarını ifade ediyor. Yetkililer, katkı maddelerinin kullanımına bakanlık tarafından izin verildiğini ancak 'helallik' konusunda şüphe varsa bu maddelerin kullanımının yasaklanması gerektiğini söylüyor. Ünlü türkücü İbrahim Tatlıses de Sağlık Bakanlığı'na seslenerek, "Çiğköfteyi değil, çiğköftecileri denetleyin. Merdiven altında çiğköfte yapan herkesi denetleyin, cezalandırın. Çünkü halkımız bu tür şeylere layık değil." şeklinde konuşmuştu.

MSG ve zararları nedir?

Bulyonlarda tek sorun helal sertifika değil. Helal kesim olsa bile içerisinde yer alan mono sodyum glutamat (MSG) çok sağlıklı bir ürün değil. Lezzet artırıcı rolü sebebiyle kullanılan MSG, çiğköftelerde 'Çin tuzu' olarak doğrudan da kullanılıyor. Çocuklarla birlikte büyüklerin de severek tükettiği cipslerde, hazır köfte harçları, et suyu tabletleri (bulyon), hazır çorbalar, dondurmalar, renkli yoğurtlar ve benzeri birçok üründe bulunuyor. MSG, merkezi sinir sistemindeki tahribat Alzheimer, parkinson, huntington hastalıkları, sara (epilepsi) hastalıklarına, göz retina tabakası hasarları, yağ birikimi, doyma mekanizmasında bozukluk, obezite, büyüme hormonu baskılanması, pankreas hasarı, insülinde artış ve buna bağlı olarak diyabet, böbrek ve karaciğerde hasara sebep olabiliyor. Ayrıca hamilelerde plasenta bariyerini geçen bu madde, bebekte de aynı etkileri tetikliyor.

Oktay Usta'dan sağlıklı bulyon tarifi

1 dana kaval kemiğinden 25-26 tane bulyon elde ediliyor. 1 dana kaval kemiği, 1 havuç, 1 soğan, 3 defne yaprağı, 1 tatlı kaşığı tane karabiber, limon.

HAZIRLANIŞI: Tencereye ortadan ikiye kırılmış ilikli kaval kemiği alınıyor. Üzerine su ilave edip kaynamaya bırakılıyor. Kaynayınca çıkan siyah suyu döküp tekrar üzerine temiz su ekleniyor. Üzerine irice doğranmış havuç, soğan, defne yaprakları, karabiberi ekleniyor ve kaynamaya bırakılıyor. Bu şekilde iki saat kaynayan kemiğin iliği de içine akıp karışıyor. Daha sonra soğutup plastik bardaklara veya istediğiniz kaplara birer yemeklik bölüp buzluğa kaldırabilirsiniz."


Zaman Gazetesi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...